Rojhılatlı Kürt partisi HDK-İ bir üyelerinin Süleymaniye Asayişi tarafından İran’a teslim edilmesini kınadı.
HDK-İ açıklamasında, “Behzad Hüsrewi, annesi ve kız kardeşiyle birlikte 10 yıldan uzun süredir Süleymaniye’de yaşamaktaydı. Süleymaniye Asayişinin açıklamasının aksine, bu şehirde yasal olarak ikamet etmekteydi” denildi.
Süleymaniye merkezli asayiş güçleri Cuma günü, Kürdistan Bölgesi’nde geçerli oturumu ve resmi izni olmadığı iddiasıyla Rojhılatlı bir Kürdü “kendi talebi” üzerine İran’a iade edildiğini açıkladı.
Asayişten yapılan açıklamada, “Geçtiğimiz hafta Süleymaniye Asayişi tarafından misafir veya oturum izni olmayan için tutuklanan daha sonra yapılan soruşturmalar ardından Behzad Hüsrewi’nin siyasetle ilgilenmediği sonucunda varıldığı” ifadelerine yer verildi.
Asayişe göre Hüsrewi, gönüllü olarak İran’a dönmeyi kabul eden yasal prosedürü imzaladı ve gönüllü olarak İran’a döndü.
HDK-İ: Asayişin açıklamasının aksine oturum izni vardı
Kürdistan Demokrat Partisi İran (HDK-İ) Cumartesi günü, bir üyelerinin Süleymaniye asayiş güçleri tarafından İran yetkililerine “teslim edildiğini” açıkladı. HDK-İ, asayişin üyelerinin “oturum izni” bulunmadığı ve “gönüllü” olarak İran’a döndüğünü iddialarını reddetti.
Açıklamaya göre, üyeleri olan Hüsrewi son iki hafta içinde Süleymaniye’de gözaltına alındı ve birkaç gün gözaltında tutulduktan sonra, Süleymaniye’deki İstihbarat Müdürlüğü tarafından İran’a teslim edildi.
HDK-İ, Hüsrewi’nin “İran istihbaratına teslim edilmeden önce iki kez gözaltına alındığını” ve üyelerinin annesi ve kız kardeşiyle birlikte on yıldır Süleymaniye’de yasal olarak ikamet ettiğini, ayrıca Birleşmiş Milletler Mülteci Ajansı (UNHCR) tarafından kendisine uluslararası koruma sağlayan bir sertifikaya sahip olduğunu belirtti.
Rojhılatlı Kürt partisi açıklamasında, üyelerinin teslim edilmesini “kınadığını” ve Süleymaniye yetkililerinin Hüsrewi’nin ikametiyle ilgili bir sorun yaşanması durumunda Tahran’a teslim etmek yerine bu konuda yasal yollara başvurması gerektiği vurgulandı.
/rd/
