Titanic ve Avatar gibi tüm zamanların en yüksek hasılat yapan filmlerinin Oscar ödüllü yapımcısı Jon Landau 63 yaşında hayatını kaybetti.
Yönetmen James Cameron’ın uzun süreli yapımcı ortağı olan Landau’nun, bir yıldan fazla süredir kanserle yaşadıktan sonra cuma günü hayatını kaybettiği bildirildi.
Kardeşi Tina, sosyal medyada ölümünü doğrulayarak, onu “bir kızın hayal edebileceği en iyi kardeş” olarak nitelendirdi.
“Kalbim kırık ama aynı zamanda onun olağanüstü hayatı, bana ve onu veya filmlerini tanıyan herkese verdiği sevgi ve armağanlar için gurur ve minnettarlıkla doluyum,” diye yazdı.
Landau, Hollywood yapımcıları Ely ve Edie Landau’nun oğluydu ve bir süre 20th Century Fox adlı film yapım şirketinde yönetici olarak çalıştı. O ayrıca The Last Of The Mohicans ve Die Hard 2 gibi filmlerin yapımcılığını üstlendi.
Cameron’la birlikte, dünya çapında gişede 1 milyar dolar barajını aşan ilk film olan 1997 yapımı Titanic filminin yapımında yer aldı.
Daha sonra sırasıyla 2009 ve 2022’de vizyona giren Avatar ve onun devam filmi olan The Way of Water ile Titanic’in rekorunu kırmayı başardı.
Cameron, Landau’nun ölüm haberinin ardından The Hollywood Reporter’a yaptığı açıklamada, “Büyük bir yapımcı ve büyük bir insan aramızdan ayrıldı” dedi.
Cameron açıklamasının devamında şunları söyledi: “Jon Landau sinemanın hayaline inanıyordu. Filmin en üst düzey insan sanatı biçimi olduğuna ve film yapmak için önce kendinizin insan olmanız gerektiğine inanıyordu. O, filmlerinin yanı sıra ruhsal cömertliğiyle de hatırlanacak.”
Avatar filmlerinde görsel efekt yönetmeni Sir Peter Jackson ve senarist eşi Fran Walsh, yaptıkları açıklamada “Jon Landau’nun kaybıyla perişan olduklarını” söyledi.
“Jon, üzerinde çalıştığı projelere eşsiz bir tutku getirdi ve etkisi önümüzdeki yıllarda da ilham vermeye devam edecek.”
Avatar filmlerinde rol alan oyuncu Zoe Saldaña, Landau’ya için Instagram’dan bir mesaj yazarak, onun ölümünün “çok derinden sarstığını” söyledi.
“Bilgeliğiniz ve desteğiniz çoğumuzun her zaman minnettar olacağı şekilde şekillenmesini sağladı.”
/BBC Word/