Dünya’daki son gelişmeler özellikle de ABD’de yaşanan gelişmeler yaşanacakların ipuçlarını fazlasıyla veriyor.
Yaşanacak olan şey: klasik kapitalist sistemin bir değişim ve dönüşüm geçireceğidir.Sanayi devriminden bu yana niceliksel değişikliklerin köklü ve nitel dönüşüme neden olacağıdır.
Kendini bu değişim ve dönüşüme göre konumlandıranların ayakta duracakları, eskide ısrar edenlerin küçülerek giderek yok olacakları bir dönemi yaşıyoruz.
Yeni sürecin nasıl evrileceğini görmek için kahin olmaya gerek yoktur.
Korona virüsünün ilk çıktığı süreçte MERHABA İNSANOĞLU başlıklı yazımda çatışma artık bilişim teknoloji devleri ile petrol ve silah tekelleri arasında yaşanacak, üçüncu güç olarak da muhalif sol çevrelerle bunlar arasında çatışma hızlanacaktır demiştim. (Yazı hem face’te hem de nupel.online’de bulunabilir)
İşte ABD’deki son olaylar petrol ve silah tekelleriyle teknoloji devlerinin çatışmasının su yüzüne yansımasıdır.
Trump’ın koltuğu bırakmak istememesi petrol ve silah tekellerinin iktidarı bilişim teknolojisi devlerine bırakmama direncidir.
Trump petrol ve silah tekellerinin ,Biden bilişim teknolojileri devlerinin temsilcisidir.
ABD siyasal kriterlerine göre Trump eskiyi ve gerilemekte olanı, Biden gelişmekte olanı temsil etmektedir.
Hayretle Türk basınıni izliyorum. Gülmekten kırılıyorum.Tiyatro salonundaymışım gibi gülüyorum.
Bu kalemşörler ABD bitti, bundan sonra bize demokrasi dersi veremezler gibi nutuklarla kendilerini avutuyorlar.
Ey gafiller 3. sınıf bir ülkede bırakın meclisi, bakanlıkları ,küçücük bir ilçede insanlar bir müdürlüğün duvarlarına tırmansa, binanın içine girse ve ‘’açız, ekmek istiyoruz’’ dese kaç insan öldürülürdü?
Sadece müdürlüğün önünde oturma eylemi yapsalardı ne olurdu? İnsanda biraz utanma, sıkılma olur.
ABD’yi aklamak gibi bir derdim yok. Ama bu ırkçılardan öğrenilecek demokrasi adına küçucuk bir kırıntı da hiç yok.
Evet ABD’de hala başkan olan Trump’ın sosyal medya hesapları kapatılabiliyor. Bu bilişim teknolojileri patronlarının gücünü göstermesi kadar, sosyal medyanın gücünü de göstermesi bakımından ilginç ve iyi bir örnektir.
Bu olay tröst ve tekeller savaşında kimin kazanacağının da göstergesidir.
ABD’nin geleceğini bilişim teknolojileri belirleyecektir. Sadece ABD’nin durumunu değil, tüm dünya kapitalist sisteminin de durumunu bu belirleyecektir.
Mesela artık kaba, saba faşist diktatörlükler çok fazla hüküm süremiyeceklerdir. Çünkü faşist yönetimler bilişimi sevmez. Faşist diktatörlüklerin hüküm sürdüğü ülkelerde bilişim teknolojisi üreticileri zarar eder, sosyal medya, internet vs. yasaklanır.
Bundan dolayı gücü elinde bulunduran bilişimciler buna müsaade etmez.
Bir düşünün, eski klasik yöntemle çalışan holdinglerin interneti kesilse bu bile onların iflasını getirir. Bilişim bu kadar güçlü ve etkilidir.
Bu yeni ve 3.dünya savaşıdır. Bu savaşın galibinin kapitalistler açısından bilişim teknolojilerinin sahiplerinin olacağı kesindir.
3.taraf olarak sol ve ezilen kesimler ise kendilerini yeni sürece denk düşecek örgütleme ve yeni baştan konumlanmayı yapabilirlerse dünya yeni bir demokratik dalgaya şahit olabilir.
Bu konuda çok iyimser olmamakla beraber umudumu da korumak istiyorum.
Açık konuşalım; eski sosyalist anlayış sanayi çağının ürünüydü. Çağımız ise bilişim çağıdır.1800’lerin üretim araçları, emeğin durumu aynı değildir. Sermaye aynı sermaye değildir, emek aynı emée değildir.
Bilişim çağının değerlerine, sınıflarına uygun yeni demokratik çağdaş bir yol üzerinde tartışılmalıdır.
Reel sosyalizm uygulamaları artık geçersizdir. Çağa uygun alternatif sol bir yaklaşım bulunmalıdır.
Buna yeni sosyalizm mi denir, demokratik sosyalizm mi denir bilemem. Bildiğim tek şey eski kafayla yeninin olmayacağıdır.
Nasıl ki kapitalizm eski kapitalizm değilse sosyalizm de eski sosyalizm olamaz.
