Fransanın küresel çapta yayın yapan İngilizce dilli France24 TV’nde yer alan habere göre İran devlet televizyonu, 4 Mayıs 2025’te İslam Cumhuriyeti’nin yeni füze sistemi “Kasım Basir”i tanıtan bir propaganda raporunda yanlışlıkla hassas bilgileri ifşa etti.
“Qasem Basir” adlı yeni balistik füze, Tahran’ın kapsamlı balistik füze ailesinin en son üyesi. 1.300 km menzile, 500 kg’lık bir savaş başlığıyla birlikte hafif bir karbon fiber gövdeye ve hassas hedeflemeyi garanti eden bir kameraya sahip.
Propaganda görüntülerinde öne çıkan İran Savunma Bakanı Tuğgeneral Aziz Nasirzadeh, yeni füze sisteminin Nisan ve Ekim 2024’te İsrail’e karşı düzenlenen iki yeni İran füze saldırısı sırasında kazanılan deneyimlere dayanarak geliştirildiğini iddia etti. Nasirzadeh, “THAAD veya Patriot olsun hiçbir savunma sistemi Qasem Basir füzelerini durduramaz” dedi.
Devlet televizyonunda yayınlanan versiyonda, füzenin kamerasından gelen görüntü, sol alt köşedeki bir numaranın üzerini kapatan siyah bir bantla kapatılmıştı.
Ancak, devlet medyasının sosyal ağlarda yayınladığı raporun çevrimiçi versiyonunda siyah çubuk görünmüyordu ve 3’ten 1.2’ye kadar azalan bir sayı dizisinin yanında bir “D” sembolü ortaya çıktı. D rakamı, füzenin sürtünme katsayısını ifade eder ve füzenin çarpmadan önceki son anlardaki hava direncini gösterir.
Hassas verilerin dahil edilmesi, İran’ın rakiplerine füzenin son anlarındaki davranışları hakkında bilgi sağlayarak, potansiyel hızının daha net tahmin edilmesini sağladı.
Bu bir felaket değil, ancak savunma sistemlerini ‘ince ayarlamaya’ yardımcı olabilir
Farzin Nadimi, Washington Yakın Doğu Politikası Enstitüsü’nden bir askeri uzmandır. Sayıların önemini şöyle açıklıyor:
“D” “sürükleme” veya “akışkan direnci” anlamına gelir, bir cismin çevresindeki bir akışkanın -bu durumda havanın- içindeki hareketine zıt kuvveti tanımlayan bir fizik terimidir. Sayı 3’ten 1,4’e düştüğünde, füzenin hızlandığı anlamına gelmez; bunun yerine, füzenin hızının azaldığı oranın yavaşladığı anlamına gelir.
Basitçe söylemek gerekirse, [sürüklenmedeki ani düşüş] füzenin savunma sistemlerinden kaçmak için bir şeyler yaptığını gösteriyor: ya savaş başlığını hava direncini azaltmak için en uygun açıya ayarlıyor ya da son aşama motorlarını devreye sokuyor. Her iki senaryoda da füzenin manevra kabiliyeti artırılıyor ve savunma sistemleri için mevcut tepki süresi azalıyor.
Artık düşmanlar bu verilere erişebildiğine göre, bu durum felaket anlamına gelmiyor; ancak onlara füzenin aerodinamik özellikleri hakkında değerli bilgiler sağlıyor ve savunma önlemlerini daha iyi kalibre etmelerine yardımcı oluyor.’’
Nadimi, füzenin genel olarak İran’ın füze programı açısından önemli bir ilerleme olduğunu söyledi.
‘’Bunlar, İsrail’e yönelik önceki saldırılardan alınan dersleri ima ediyordu . Bu saldırılar, İran füzelerinin 2.000 km’yi aşan menzillerde isabet oranının düşük olduğunu ortaya koydu. İran, bu sorunu ele almak için, bir diğer önemli geliştirme olan karbon fiber gövde kullanmanın yanı sıra, füze yörüngelerini daha fazla isabet oranına göre ayarlamak için bir kamera sistemi dahil etti.’’
/France24/