Hasip Kaplan: Enerji Mafyası

Yazarlar

Cari açıkta en büyük kara delik ithal enerjidir. 

İhaleler,ruhsatlar,yabancı ülkelerle sözleşmeler, şeffaf değil,ruhsat çantacıları türedi.

200 binin üzerinde maden ruhsatı, 100 binin üzerinde işletme ruhsatının yerli ve yabancılara verildiği söyleniyor.

Siyaset, özel sektör, medya, küresel sermaye, hanedanlar,enerji alanında mafyanın ahtapot kolları gibidir.

Putin geldi, Akkuyu nükleer santral maliyeti 22 milyar dolar, kıyak olsun diye hükümet ÇED raporunu onayladı.

Japonlar geldi, Sinop nükleer santralı, 22 milyar dolar.

Toplam 44 milyar dolar = 99.44 milyar lira kar payı, ortaklık,gider ve gelir hiçbiri belli değil.

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile Kürt gazı ve petrolü konusundaki anlaşmaları, miktarı, süresi; devlet ve özel sektör payını meclis bilmiyor.

Bütçede cari açığın en önemli sebebi yanlış enerji politikasıdır. 

Çıkar hırsları, dolar sevdaları, bakın ülkeyi ne hale getirdi.

AKP iktidarı Hasankeyf’i sular altında bırakarak tarihe en büyük kültür/ doğa katliamını yapan hükümet olarak geçti.

Şırnak’ın Hezil, Habur, Botan çayına, Munzur’a,  Rize’nin, Artvin’in derelerine, tüm ülke akarsularına 2500 HES ile Doğa, ekoloji, tarih, kültür, turizm katliamı yaptılar.

Bir avuç kömür, birkaç dolar için vahşice zeytinliklere kıydılar.

Eski Yunan’da zeytinler kutsaldı, tanrıçalar korurdu, zarar verenlere ölüm cezası verilirdi.

Olimpiyatlarda şampiyonlar, zeytin yapraklarıyla taçlandırılırdı.

Hz.Nuh’un gönderdiği beyaz güvercin, bir zeytin dalı ile dönmüştü ve dünya barışının evrensel simgesi olmuştu.

Tüm kutsal kitaplarda, Tevrat, İncil ve Kur’an’da zeytin ağacı kutsaldır,Soma/Yırca’da, 6 bin zeytin ağacına kıydılar. Afrin’de kesilen zeytin ağaçları da on binleri geçiyor.

Ahmet Arif,“Değil öğle yoksulluklar, hasretler,Bir tek başak dargın kalmayacak, bir tek zeytin dalı yalnız…”  derken, kıydılar efendiler.

Turgutlu Çaldağı’nda Nikel madeni için 1 milyon 800 bin ağaç katliamı kararını kim verdi? İngiliz Kraliyet ailesine kim yaranıyor? Gediz deltası, koylar, lagunlar, kuş cenneti ne olacak? düşündünüz mü? 

153 ton kükürt, sis, buhar ve sülfürik asit. 15 yıl sonra maden kapanınca ne olacak..?

Türkiye’den bir şirket aynısını o ülkeler de  yapabilir mi ?

Nükleer santrallerde ülke zarara sokuldu. Başka ülkelere Nükleer santral kurdurtan ilk ülke Türkiye.

Dünyada elektriğin kilowatsaati 6-7 cent’ten satılırken, Mersin/Akkuyu’da 15 yıl elektriği 12:35 cent, Rus’lara Sinop’ta 11.83 cente Japon’lara peşkeş çektiler.

Halkımıza yeni Çernobil’lerle Fukuşima’lar yaşatacaklar.

Ruslarla kar payı ortaklığı, Japonlarla % 25 ortaklık,% 100 yerli üretim diyorlar ,halkımızı kandırıyorlar. Uranyum yok, ekipman yok.

Kömür ocakları ölüm ocaklarına dönüştü

Soma, Ermenek, Şırnak, Zonguldak, Afşin/Elbistan,TKİ,rödovans, taşaron, zulüm , ölüm. İş güvenliği ve işçi sağlığı denetimi yapılmaması,önlem alınmaması sonucu,dünyada ki en büyük iş cinayetlerine neden oldu.

Yenilenebilir enerji desteklenmiyor.

Güneş, rüzgar, termal gibi konularda teşvik yok, özendirme yok, yerli şirketlere göz açtırılmıyor. 

Petrol fiyatları düşüyor, doğalgaz karneyle satılıyor.Dünyada fiyatlar düşerken bizde artıyor.

Sonra döviz kurları üzerinden otomatik zamma bağladılar. Adına fiyat ayarlaması dediler.

Akaryakıtta en çok vergiler neden bizde, % 69

Medya özgürlüğünü yitirdi.

Medya holdingleri maden/enerji alanında+siyaset kirli ilişkileri sonucu, yolsuzluklar örtüldü. Basın mensupları sürüldü, işlerine son verildi.

Hükümetin mali denetimlerinden, engellerinden korkarak,  Hükümetin canlı yayın makinesi oldular.                       

Medya özgürlüğünü, vicdanını yitirdi.

Şehirleri betona çevirdiler, kıyılara kıydılar, yolları, yolsuzluğa yol yaptılar.

TOKİ’de Komünist, devlet ihale ve inşaat sektöründe Kapitalist oldular. AKP iktidarı,  şehirleri katletti,   

Betona çevirdi, siluetler Sultanahmet ve Ayasofya’nın arkasında çirkin bir görünüm veriyor.        

Hazine arazilerini çarçur ettiler, kaydını tutmadılar. Yollarda yolsuzluk yapanları, kayırdılar.

Sit, tarih, kültür demediler kıyılara, kıydılar.

Limanları, sahilleri, ormanları sattılar,turizm dediler, yandaşa peşkeş çektiler. Yurttaş sahile inemez oldu.

Karadeniz gazını 2012 yılından bu yana her seçimde çıkarıyorlar. Yurttaşa gaz veriyorlar.

Türkiye’de ellinin üzerinde enerji holdingi şirketi var.

TP, Botaş,Petoil, Doğan, Genel,Ciner gibi büyük şirketlerin yanında iktidarın ortağı olduğu şirketler var.

Irak Kürdistan Bölgesinde Türkiye sınırına yakın petrol aramaları var.

Irak 145.02 Milyar varil rezerv ile dünya dördüncüsü. Günde 4.62 milyon varil üretim yapılıyor.

BM Irak savaşındaki şirket zararlarını buradan kaynağından karşılıyor.

1973 yılında yapılan Kerkük-Ceyhan petrol boru hattı önemli bir ihraç adresi.Halk Bankası buna karıştı,Kürdistan yönetimi ucuz petrol satmaya zorlandı.

Suriye’de 2.5 Milyar petrol rezervi bulunuyor. Türkiye iç savaşı ve beş milyon Suriye’li mülteciyi kullanarak sınıra 800 Km.duvar çekti.

Güvenli bölge tampon bölge nedense petrolun olduğu Deyrezor’a kadar olan alana yani Rojava’ya uzanıyor.

Akdeniz gazı petrol apayrı bir konu, şimdi bütün dünya müdahil.

Türkiye Rojava ve Başur’a temelli yerleşmek için saldırılarını arttırıyor.

‘Terör’ bahane, gaz ve petrol şahane,iştahlarını kabartıyor.

Enerji mafyası çıkarları için bayrak ezan vatan diyor.

Kerkük, Musul, Süleymaniye için iktidarın küçük ortağı plakalar çıkarıyor.

Savaş tamtamları arasında savaş müteahhitleri çeteleri boş durmuyor.

Bu soygun ve sömürü düzenine baş kaldırmaktan başka çare yok…

İlginizi Çekebilir

Fırat Aydınkaya: Kürt Demokrasisi Üzerine Yeniden Düşünmek
Temel Demirer: Hayallerimizi Emziren Yazmak Eylemi

Öne Çıkanlar