Bahçeli’yi eleştiren Dervişoğlu idam ipi attı: Erdoğan için ihanet etmek

GündemPolitika

İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK lideri Öcalan için yaptığı çağrıya tepki gösterdi. Dervişoğlu, geçmişte Bahçeli’nin Recep Tayyip Erdoğan’a ip atarak “Ben asamadım, sen as” dediğini belirterek, elinde tuttuğu idam ipini yere fırlattı.

Dervişoğlu, “Al şimdi bu ipi baş köşede başının ucuna as. Erdoğan’ı bir kez daha cumhurbaşkanı aday yapmak uğruna ihanete el uzatmak düşüklüğüne asla katlanamayız” dedi.

Dün Meclis grup toplantısında “herkesin maskesini düşüreceğiz” diyen Dervişoğlu, bugünkü partisinin grup toplantısını işaret etmişti.

Bahçeli’nin geçmişte   Erdoğan’a Öcalan hakkında ” Tek başına iktidar olan sensin. Neden asmadın? Oğluna gemi alacak kadar paran var da onu asacak kadar ip mi alamıyorsun?” sözlerine gönderme yaparak kürsüden idam ipini attı.

İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu.

“Tayyip Erdoğan’ı bir kez daha cumhurbaşkanı aday yapmak uğruna ihanete el uzatmak düşüklüğüne asla katlanamayız” diyen Dervişoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Bugün, vatandaşımızın yakıcı sorunlarını konuşmak ve çözümler önermek için çıkmamız gerekiyordu. Ama görülüyor ve anlaşılıyor ki bugün buna fırsat bulamayacağız. Ne yazık ki; uzun zaman önce öngörerek uyardığım, daha geçtiğimiz hafta buradan ihtar ettiğim “en kötü senaryo” uygulamaya geçmiş; AK Parti- MHP-CHP-DEM partilerinin lider ve yönetici kadroları eliyle gayrı-milli mutabakat cephesi ilan edilmiştir.

Normalleşme çağrılarıyla başlayan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu niteliklerini ahlaksızca sorgulama cüretiyle devam eden süreç dün itibariyle yanına İmralı ve Kandil katillerini de alarak, Büyük Türk milletinin varlığına açıkça savaş ilan etmiştir.

Ben başkaları gibi ne anlama geldiği belli olmayan televizyon programlarında ve gazete köşelerinde acaba ne demek istedi, ne yapmayı amaçlıyor türünden tartışmaya açık cümleler kurmayacağım. Oldukça net, açık ve kısa konuşacağım. Cumhuriyetimizin 101. yılına bir haftamız var.

Bizimse kaybedecek bir dakikamız bile yok. Çünkü ihanet çemberi artık alabildiğine genişlemiş ve hayat sahamızı öylesine daraltmıştır ki son bir organize darbe ile tamamen nefessiz bırakılabileceğimiz bir sürecin içerisine girmiş bulunuyoruz.

“Erdoğan’ı bir kez daha cumhurbaşkanlığına aday yapmak uğruna”

Bizler tarihe karşı sorumluluğu olan insanlarız. Kişisel ikbal kaygıları ve siyasi hesaplar üzerinden konuşamayız. Üç beş oy veya anayasa değişikliği için gerekli nisabı tamamlamak, Tayyip Erdoğan’ı bir kere daha cumhurbaşkanlığına aday yapmak uğruna inandığımız değerlerden vazgeçip ihanete el uzatmak düşüklüğüne katlanamayız.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yöneten iktidar, tüm makam ve sorumlularıyla birlikte halkın can, mal, ırz ve namus güvenliğini korumak görevini çoktan bırakmıştır. “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve şerefini korumak, yüceltmek” diyerek, namusu ve şerefi üzerine yemin ederek görev ifa etmek zorunda olan saraydaki zat, bebek katillerinin itibarını, bebeklerin hayatına ve annelerin gözyaşlarına, hasta ve muhtaç vatandaşların acılarını, ailesinin parasına ve gücüne Türk milletinin şeref ve haysiyetini ise milyonlarca ipsiz sapsız vatansıza tercih ettiğini, dahası bu bilinçli planı sonuna kadar sürdüreceğini tüm söz ve eylemleriyle göstermektedir.

“Bu iktidar gayrimeşrudur”

Adına iktidar demenin bile artık gereksiz olduğu bu “yapı”, tamamen meşruiyetini yitirmiş haldedir. Evet, bu iktidar, gayrımeşrudur!

İktidardakiler, gayrımeşrudur! Türkiye Cumhuriyeti Devleti Anayasasından ve kanunlarından aldıkları yetkiyle görevini yerine getiren tüm kamu görevlilerine sesleniyorum: “Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat ve onun keyfiyetiyle atadığı amirleriniz ve üstleriniz, siyasi ortak ve işbirlikçileri ile birlikte, devletimizin kurucu değer ve ilkelerine ve Türk milletine karşı olan sorumluluklarını yerine getirmemektedirler. Kanunsuz emir ilkesi gereğince bugünden itibaren bu plan doğrultusunda verdikleri emir ve talimatlar da gayrımeşrudur.

/T24/

İlginizi Çekebilir

Blinken’dan İsrail’e: Gazze’ye saldırıları sonlandırın
Harris: Trump’ın seçimde erken zafer ilanına karşı hazırlıklıyız

Öne Çıkanlar