Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu birleşenleri, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanarak yerine kayyum atanmasına tepki gösterdi. Platform Sözcüsü Duygu Özbay, Türkiye halkları daha önce defalarca sahnelenen bu oyunun yönetmenini, yapımcısını, aktörlerini çok iyi tanımaktadır. Plan çok önceden kurulmuştur” dedi.
CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve belediyeye kayyum atanması, Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri tarafından Yenişehir ilçesindeki Ofis protesto edildi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Ayşe Serra Bucak Küçük ve Doğan Hatun, DEM Parti Milletvekilleri Berdan Öztürk ve Sinan Çiftyürek, DEM Partili İlçe Belediye Eş Başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda yurttaşın katıldığı açıklamayı Platform Sözcüsü Duygu Özer yaptı.
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in yerine kayyum atamasının mahkeme kararı açıklanmadan sosyal medyada duyurulduğunu söyleyen Özbay, “Kamuoyu dün sabah yapılan operasyonla AKP-MHP iktidar blokunun kendisini halkın iradesinin, hukukun, Anayasa’nın ve yargı kararlarının üzerinde gördüğüne bir kez daha tanık olmuştur. Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer dün bir şafak operasyonu ile gözaltına alınmış, henüz hâkim kararı dahi açıklamadan sosyal medya üzerinden Özer’in yerine İstanbul Vali yardımcısının kayyum olarak atandığı bilgisi paylaşılmıştır. Türkiye halkları daha önce defalarca sahnelenen bu oyunun yönetmenini, yapımcısını, aktörlerini çok iyi tanımaktadır. Plan çok önceden kurulmuştur. Defalarca yaşadığımız kayyum atamalarında ortaya çıkan vahim tablo ortadadır” dedi.
‘Demokrasinin varlığının temel koşulu halk iradesine saygı duymaktır’
“Belediyelere atanan kayyumlar en temel hukuk normlarını ayaklar altına almış, kendilerini, denetimden, hukuki ve ahlaki kurallardan azade görmüşlerdir” diyen Özbay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Dolayısıyla atandıkları yerel yönetimleri yolsuzlukların, şatafatın, boşaltılan kasaların, jakuzili odaların üssü haline getirmişler, geriye dağ gibi büyüyen borçlar bırakmışlardır. Kayyum dönemlerinde yerel yönetim emekçilerinin sendikal hakları yok sayılmış, imzalanan toplu sözleşmeler iptal edilmiş, görevden alma, sürgün, mobbing, sendikal ayrımcılık, angarya ve keyfi çalıştırma rutin hale getirilmiştir. Kayyum atanan belediyeler partili çalışanlarla doldurulmuş, parti yöneticilerine çalışmadıkları halde ödemeler yapılmış, yandaşlara ihale kıyakları yapılması olağan hale gelmiştir. Oysa halk 31 Mart 2024 tarihinde yapılan yerel seçimlerde sadece belediye yöneticilerini seçmemiş aynı zamanda kayyum atanan yerlerde yüksek oy oranlarıyla kayyum politikalarını kabul etmediğini de göstermiştir. Buna rağmen 31 Mart seçim sonuçlarını hazmedemeyen AKP-MHP iktidar yine kayyum politikasına sarılmıştır. Nisan ayı başında yaşanan Van’a kayyum atama girişimi Van’dan İstanbul’a ülkenin her tarafında iradesine sahip çıkan halkın direnişi ile püskürtülmüştür. Haziran başında ise bu kez Hakkari Belediyesi hedefe konulmuştur. Belediye Eş Başkanı daha önceden var olan dosyası gerekçe gösterilerek, bizzat İçişleri Bakanı tarafından ‘Mahkeme kararını bekleyemezdik’ denilerek alelacele tutuklanmış, yerine kayyum atanmıştır. Bir kez daha altını çiziyoruz. Demokrasinin varlığının temel koşulu halk iradesine saygı duymaktır, aksi her türlü karar veya müdahale halkın demokratik iradesinin gasp edilmesi anlamına gelmektedir.”
“Tepki yaratılmaması halinde hukuksuzluğun sadece Esenyurt ile sınırlı kalmayacağı, yarın hedefe yeni belediyeler konulacağı açıktır”
Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atanmasına tepkilerin artması gerektiği belirten Özbay, “Öte yandan bilindiği üzere Esenyurt Belediyesi seçimlerinin kazanılmasında farklı partilerden, farklı siyasi görüşlerden vatandaşların ‘kent uzlaşısı’ çatısı altında ortak adayda birleşmesinin önemli bir payı vardır. Dolayısıyla bu son girişim sadece bir muhalefet belediyesine değil, farklılıklarına rağmen iktidarın insan ve doğa karşıtı rantçı belediyecilik anlayışı karşısında birleşmekten, halkın iradesinden, demokrasiden, barıştan ve emekten yana olan herkese verilmiş bir gözdağıdır. Yaşanan bu duruma karşı parti, siyasi görüş ayrımı yapmadan ülke genelinde yeterli düzeyde tepki yaratılmaması halinde hukuksuzluğun sadece Esenyurt ile sınırlı kalmayacağı, yarın hedefe yeni belediyeler konulacağı açıktır. Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu ve Diyarbakır Demokratik Kurumlar Koordinasyonu olarak bir kez daha çağrıda bulunuyoruz, halk iradesine vurulan bu darbeden derhal vazgeçilmelidir. Hukuk dışı yollarla, baskı ve zor yöntemleriyle halkın iradesinin gasp edilmesine son verilmelidir. Seçilmiş Esenyurt Belediye Başkanı serbest bırakılarak derhal görevine iade edilmelidir” şeklinde konuştu.
Özbay’ın ardından söz alan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Doğan Hatun ve DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Berdan Öztürk, Kürtçe yaptıkları konuşmalarla Ahmet Özer’in tutuklanması ve Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atanmasına tepkilerini dile getirdi.
/anka/