Batının ‘’Suriye muhalifleri’’ diye tanımladığı kısa adı HTŞ olan Heyetu Tahriru’ş Şam’ın öncülük ettiği cihadistlerin Halep ve diğer Suriye şehirlerine saldırısı birçok merkezde farklı değerlendiriliyor.
İran medyasında Suriye’nin Halep kentindeki olaylarla ilgili olarak şok, şaşkınlık ve komplo ifadeleri öne çıkarken, askeri yetkililer ‘direniş eksenini desteklemeye devam edeceklerini’ vurgulamalarına rağmen doğrudan müdahaleden söz etmekten kaçındıkları belirtiliyor.
Şarku’l Avsat’ın İran devlet televizyonundan aktardığına göre Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) Komutanı Hüseyin Selami, Gazze ve Lübnan savaşlarında ‘kaybedenler’ olarak tanımladığı kişilerin Suriye’deki saldırıların arkasında olduğunu söyledi.
DMO Kudüs Gücü Koordinatör Yardımcısı İrec Mescidi ise Halep’teki olayları ‘kaos yaratma girişimi’ olarak niteledi.
DMO’nun doğrudan eylemlerine atıfta bulunmayan Mescidi, ‘direnişin kendi füzelerini ve insansız hava araçlarını (İHA) ürettiğini ve düşman güçleri yenilgiye uğratma kapasitesine sahip olduğunu’ belirtti.
Mescidi, “İran’ın resmi pozisyonu direnişi korkmadan ve tereddüt etmeden kapsamlı bir şekilde desteklemeye devam etmektir” dedi.
İran Dini Lideri Ali Hamaney’e yakın Kayhan gazetesi birinci sayfasında ‘Müzakereler ve aniden Halep savaşı’ başlıklı analitik bir başyazı yayınladı.
Yazıda, “İran’la müzakere etmeye ve uzlaşmaya hazırlanan Batı, direniş eksenini boğmak ve nefes almasını engellemek için B planını hazırlıyor” denildi.
Yazının devamında şu ifadeler yer aldı: “Bu savaşın amacı Lübnan ve Filistin’deki direniş ekseni ile dış dünya arasındaki önemli iletişim köprüsünü kesmektir. Tüm bunlar nasıl birdenbire oldu? Lübnan’daki ateşkesten sadece bir buçuk saat sonra direniş köprüsünün bulunduğu Suriye’nin kuzeyinde bir savaş… Bu bir tesadüf mü?”
Ancak gazete, ‘istihbarat kaynaklarının’ aylar önce ‘militanların Halep ya da İdlib’de büyük saldırı operasyonları düzenlemeyi planladıkları ve Suriye’nin kuzeyinde beş yıldır süren ateşkesin sona ermekte olduğu’ yönündeki haberlerini de hatırlattı.
Gazete, Suriyeli muhalif grupların Halep’te geniş alanları işgal etme hızını, ‘bölgede konuşlu Suriye ordusunun, silahlı grupların bulunduğu bölgelerde Türk devriyelerinin varlığı da dahil olmak üzere çeşitli nedenlerle hazırlıklı olmamasıyla’ açıkladı. Yazıda, “Suriye ordusunun şaşırdığı açık” ifadesi yer aldı.
Gazete, Halep savaşlarının sona ermesinden iki yıl sonra, 2018’de Tahran’da, direniş ekseni ve Rus güçlerinin yardımıyla Suriye ordusunun kontrolünde imzalanan Astana Anlaşması’na atıfta bulundu.
Yazı şu ifadelerle noktalandı: “Suriye ordusu İdlib’deki muhalif gruplara karşı büyük bir operasyon planlıyordu, ancak İdlib’in bombalanmasının durdurulması karşılığında Türkiye İdlib’deki muhalifleri durdurma sözü verdi. Bunun karşılığında Suriye ordusu operasyonlarını durduracaktı (…) Şimdi bu sözün üzerinden altı yıl geçti ve tam tersi gerçekleşti.”
İran devlet medyası dün (cumartesi), İran ve Rusya dışişleri bakanlarının Suriye’ye desteklerini ifade ettiklerini bildirdi.
Reuters haber ajansının bildirdiğine göre İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Rus mevkidaşı Sergey Lavrov’la yaptığı telefon görüşmesinde muhaliflerin saldırılarının İsrail ve ABD’nin bölgeyi istikrarsızlaştırma planının bir parçası olduğunu söyledi.
Devlet televizyonu İran Dışişleri Bakanlığı’nın Halep’teki İran konsolosluğuna silahlı gruplar tarafından düzenlenen saldırıyı şiddetle kınadığını ve tüm konsolosluk çalışanlarının güvenliğine vurgu yaptığını duyurdu.
İran’ın Beyrut Büyükelçisi Mücteba Amani, ‘İran, Rusya ve direniş ekseninin Suriye’de geçmiş yıllarda yaşanan olayların tekrarlanmasına izin vermeyeceğini’ ifade etti.
Yaptığı basın açıklamasında, “Suriye hükümeti eskisinden daha güçlüdür ve Tahran onu destekleyecektir” diyen Amani, Suriye’deki silahlı muhalif grupların ‘herhangi bir zafer elde edemeyeceğini’ kaydetti.
Daha önce de İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi Suriyeli mevkidaşı Bassam Sabbağ’a ‘Suriye’deki silahlı grupların yeniden aktif hale gelmesinin İsrail’in Lübnan ve Gazze Şeridi’ndeki yenilgilerinin ardından gelen ABD planının bir parçası olduğunu’ söylemişti.
Arakçi, İran’ın ‘terörizmle mücadele ve bölgesel güvenlik ve istikrarın korunması’ konusunda Suriye rejimi ve ordusuna verdiği desteğin devam edeceğini vurguladı.
Diğer yandan İran’ın Suriye’deki danışmanlarından Sardar Purhaşimi Tahran’da çok sayıda DMO yetkilisinin katılımıyla toprağa verildi.
Tesnim haber ajansı ‘el-Hac Haşim’ lakaplı Purhaşimi’nin Halep’te Suriyeli silahlı gruplara mensup militanlar tarafından düzenlenen bir saldırıda öldürüldüğünü duyurdu.
Kayhan gazetesi de dün ‘Halep’te çok sayıda İranlı askerin Suriyeli silahlı gruplar tarafından öldürüldüğünü’ bildirdi.
/ Şarku’l Avsat/