DEM Parti: Sandık ve seçim anlamsız hale getiriliyor

GündemPolitika
🔴 Siirt Belediyesi’ne kayyım atanmasına tepki gösteren DEM Parti, “Mesele belediyelerin gasp edilmesinden çok daha büyük ve tehlikelidir. Sandık ve seçim anlamsız hale getiriliyor” dedi.

Gazetecilik yaptığı dönemde hakkında “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla dava açılan Siirt Belediye Eşbaşkanı Sofya Alağaş, dün Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Sofya Alağaş’a verilen cezanın ardından İçişleri Bakanlığı tarafından Vali Kemal Kızılkaya belediyeye kayyım olarak atandı.

Kayyım atanmasına tepki gösteren DEM Parti, “8 belediyemiz iktidar tarafından gasp edilmiş oldu” açıklaması yaptı.

“Artık kayyım darbeleri rejimin bir özelliği haline geldi” denen açıklamada, İstanbul’da belediyelere de kayyım atandığı hatırlatılarak “Bugün muhalif belediyelerin tamamı, iktidarın aparatı haline gelen yargının kıskacındadır” denildi.

DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu imzasıyla yayınlanan açıklama şöyle: 

“Seçmenlerimiz, halklarımız ve ülke güne yine bir kayyım darbesiyle uyandı. İktidar halkın iradesine saldırmaktan vazgeçmiyor; darbecilikte, gaspta ve irade hırsızlığında ısrar ediyor. Bunu pişkin bir alışkanlık haline getirdi.

Siirt Belediye Eş Başkanımız Sofya Alagaş’a hukuksuz bir şekilde verilen 6 yıl 3 aylık cezanın ardından Siirt Belediyemiz sabahın erken saatlerinde kayyım darbesiyle gasp edildi. Önceki kayyım darbelerinden de gördüğümüz üzere Siirt Belediyesi ablukaya alındı, halkın ve diğer seçilmişlerin belediyeye giriş çıkışları yasaklandı. Dün Batman’da ve diğer belediyelerimizde olduğu gibi, kadınların kentleri yönetmesine ve dolayısıyla iradelerine saldırı yapıldı. 31 Mart seçimlerinden bugüne Hakkari, Mardin, Batman, Dersim, Halfeti, Akdeniz, Bahçesaray ve en son Siirt olmak üzere 8 belediyemiz iktidar tarafından gasp edilmiş oldu.

Daha önce defalarca söyledik, bu darbeci anlayışın önü alınmazsa kayyımlar sadece Kürt coğrafyasıyla sınırlı kalmaz dedik. Ne yazık ki bu uyarılarımızda da haklı çıktık. Artık kayyım darbeleri rejimin bir özelliği haline geldi. Kayyım sadece partimizle ve Kürt halkının belediyeleriyle sınırlı kalmadı. CHP’nin Esenyurt Belediyesi ile Ovacık Belediyesi de kayyım darbesiyle gasp edildi. İktidar ilk günden bu yana göz diktiği İstanbul Büyükşehir Belediyesini düşürmek ve el koymak için her türlü yolu deniyor. Kısacası, bugün muhalif belediyelerin tamamı, iktidarın aparatı haline gelen yargının kıskacındadır.

Mesele belediyelerin gasp edilmesinden çok daha büyük ve tehlikelidir. Kayyım rejimi kalıcılaştırılmaya, otoriter ve mutlak iktidar sağlamlaştırılmaya, her türlü demokratik hak kullanılamaz hale getirilmeye çalışılıyor. Kayyım darbeleriyle Türkiye’de 85 milyonun seçme ve seçilme hakkına el uzatılıyor. Sandık ve seçim anlamsız hale getiriliyor. Bu rejim, her kayyım darbesiyle, belediyelere yönelik her irade gaspıyla demokratik meşruiyetini yitiriyor. Bu meselenin hukukla, yargıyla, yasayla bir ilgisi yoktur. Mesele, iktidarın seçim ve sandıkla alamadığı belediyeleri gasp etmesidir; kendisine oy vermeyen seçmenin iradesine saldırmasıdır.

İktidar sanmasın ki bizler ve Kürt halkı bu darbelere alışıyoruz ve kanıksıyoruz. Her yerde halk iradesini savunmaya devam edeceğiz. Kayyım atamalarında 2016’nın cevabını 2019’da, 2019’un cevabını 2024’te sandıkta verdiğimiz gibi, bu gasplara ve darbelere de cevabımızı vereceğiz. Öfkemizi demokratik siyasete olan kararlılığımızla biriktiriyoruz.

Tek tek herkese de sesleniyoruz: Bu darbeci anlayışa karşı hep birlikte duralım, siyasi görüşümüz ne olursa olsun demokrasi mücadelesinde buluşalım.”

/duvaR/

İlginizi Çekebilir

Rapor: İklim değişikliği California’daki yangınların şiddetini artırdı
Gözaltına alınan 3 gazeteci adliyeye sevk edildi

Öne Çıkanlar