İmamoğlu: Terör savcısı benden niye ifade alıyor?

GündemPolitika

🔴 İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çarşamba günü Saraçhane’de gazetecilerin sorularını yanıtladı. “Terör savcısı benden ifade alacakmış, hangi kimlikle benden ifade alacaksın diye soracağım,” ifadelerini kullanan İmamoğlu, “Sen hangi kimlikle benden ifade alıyorsun’ diye savcıya soracağım. İlk sorum bu olacak,” diye ekledi.

“Terör savcısı benden niye ifade alıyor? Sayın [Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet] Bahçeli’nin dediği gibi yani ben milletine, memleketine hizmet aşkıyla mücadeleyi son derece üst seviyede yapan Trabzon’un evladı Ekrem İmamoğlu’yum.”

‘İstanbul’da sözün geçiyor mu, geçmiyor mu?’

İmamoğlu, Pazartesi günü düzenlenen bir basın toplantısında söz ettiği bilirkişi Satılmış Büyükcanayakın’a değinerek Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a da seslendi.

”Sayın, Bakandan tam da beklediğim cevaplar geldi, geliyor. Çünkü ben Sayın Bakan’a soru sormuştum. Tekrar soruyorum. Sayın Bakan, İstanbul’da sözün geçiyor mu geçmiyor mu?” diyen İmamoğlu, “Bu kişi hakkında ve bu kişinin bu bilirkişinin raporunu kendine dayanak alan savcı hakkında, o kararı veren hakim hakkında harekete geçecek misin geçmeyecek misin? İstanbul’da sözün geçiyor mu geçmiyor mu? Sakın öyle bağımsız yargı diye tweet atma” ifadelerini kullandı.

Salı akşamı gözaltına alınan gazeteciler Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek’e de değinen İmamoğlu, “Umarım bu ülkenin aklı başında yargı mensuplarının teşvikiyle bu ahlak dışı süreç sona erer ve basın mensupları, gazeteciler bir an önce özgürlüklerine kavuşurlar” diye ekledi.

“Düşünün ya, dünden beri saatlerce, neredeyse 24 saattir gözaltında tutmak…”

‘Kilit taşını yerinden çektik ve duvar yıkıldı’

Dünkü basın toplantısında anlattığı bilirkişiye de değinen İmamoğlu, “Biz bu kumpas düzeni içerisinde bulunan bir bilirkişiyi deşifre ettikten sonra açıkçası onların kilit taşını yerinden çektik ve duvar yıkıldı. Duvarın altında kaldılar. O kendini toparlama süreci içerisinde de her yere saldırıyorlar” ifadelerini kullandı.

“Ve bugün, ‘utanç verici’ basınları diyeceğim, onların her gün çığırtkanlığını yapan ve bugün gazetecilik mesleğine saldırıya dahi sesinin tınısını bile çıkartamayan o medya kuruluşlarında aynı mesele ile ilgili, aynı kişiyle ilgili röportaj yayınlanıyor. Yeni Şafak’tır şudur budur her neyse” diyen İmamoğlu, “Türkiye’nin basın tarihine de kara leke olarak geçecek olan bu basın kuruluşlarının benimle ilgili her gün yalan ifadeler ve uydurma haberlerle dolu 5,5 seneleri geçti” diye ekledi.

Halk TV programcısı ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker ve gazeteci Seda Selek gözaltına alınmalarının ardından Çarşamba günü sabah saatlerinde adliyeye sevk edildi. Selek ve Asker için adli kontrol talep edildiği belirtildi. Pehlivan, İBB Başkanı İmamoğlu’nun pazartesi günü düzenlediği “Turpun Büyüğü” adlı basın toplantısında bahsettiği bilirkişi ile telefonda görüşmüştü. Görüşmeye dair ses kaydı ise Halk TV’ye yayınlanmıştı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, “Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması ve Bilirkişiyi Etkilemeye Teşebbüs” suçlarından pazartesi günü itibarıyla soruşturma başlatmıştı.

Başsavcılık, “Halk TV yayınında bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin ifşa edilmesi ayrıca bilirkişinin isminin hedef gösterilecek şekilde açıklayarak yargılamanın seyrini etkilemeye yönelik sözler sarf etmesini” gerekçe olarak göstermişti.

Büyükcanayakın’la yapılan bir röportajın yayınlandığı Yeni Şafak gazetesine ise herhangi bir adli tedbir uygulanmadı.

Ne olmuştu?

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun pazartesi günü düzenlediği basın toplantısı sonrası “kamu davalarında görevli bilirkişilerden biri olan şahsı hedef gösterdiği” gerekçesiyle soruşturma başlatılmıştı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, “Cumhuriyet Başsavcılığımızca yürütülen bir kısım soruşturmalar ile kamu davalarında görevli bilirkişilerden biri olan şahsı, soruşturma şüphelileri lehine sonuç doğuracak karar verilmesi amacıyla alenen hedef göstermek suretiyle, ayrıca bu amaçla ismini de açıklayarak yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs ettiği tespit edildiğinden Türk Ceza Kanunu’nun 277 ve 288’nci maddeleri uyarınca resen soruşturma başlatılmıştır,” dendi.

“Ayrıca yazılı ve görsel medyada bu yönde söylemlerde bulunanlar için gerekli tespitin yapılarak soruşturma başlatılması için İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne talimat verilmiştir,” ifadeleri yer aldı.

İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın tutuklanması üzerine yaptığı “Turpun büyüğü heybede” açıklamalarına referansla pazartesi günü sabah saatlerinde “Turpun Büyüğü” başlıklı basın toplantısında “Satılmış Büyükcanayakın” isimli bir bilirkişiden söz etti.

‘Heybedeki turpun adı Satılmış Büyükcanayakın’

“Olmayan rapor savcı iddianamesine girdi. Olmayan rapor savcılık iddianamesine nasıl girdi? Avukatlarımız raporun olmadığını ispat etti ancak buna rağmen iddianameye girdi. Heybedeki turpun adı Satılmış Büyükcanayakın,” diyen İmamoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Sayıştay denetçisi olarak görev yapmış üç kişilik uzman bilir kişi heyeti konuyu inceledi. Yeni rapor tümüyle benim ve arkadaşlarımın lehine çıktı. Yani bu kez muhasebe kökenli Satılmış Bey değil 3 emekli Sayıştay denetçisinden oluşan devlet ciddiyetini bilen kişiler raporlar hazırladı. Bu raporun ardından mahkeme dedi ki iki rapor birbiriyle çelişiyor. O zaman bir üçüncü bilirkişi raporu isteyelim. Mahkeme yine bu kez başka üç emekli Sayıştay denetçisinden bilirkişi raporu istedi.”

‘Yarası olan gocunuyor’

Yeni Şafak gazetesinden Erdal Kılınç’a konuşan Büyükcanayakın ise Salı günü yayımlanan mülakatta, “Beşiktaş ve Esenyurt’ta belediye başkanları her işten yasaca ve idareten sorumlu olduğu için hukuksuz kararlar karşısında hesap vermeleri gerekiyor. Ancak son kararı yargı veriyor,” dedi.

“Hukukun gereği neyse onu yaparım” diyen Büyükcanayakın, 1976’dan bu yana devlet memuru olduğunu, 2002’den beri davalara bilirkişi olarak atandığını söylüyor:

“Yarası olan gocunuyor. 2010’da AK Parti ve MHP belediyeleri hakkında da olumsuz raporlarım oldu. Ancak kimse ses çıkarmadı. Bunların yarası büyük. Aba altından sopa gösteriyorlar.”

Ekrem İmamoğlu’nun, “Eğer bir konu İBB’yi ve Ekrem İmamoğlu’nu ilgilendiriyorsa, savcıların konuyu bize bağlama arzusu varsa, bilin ki maharetli bilirkişi Satılmış Bey de o dosyaya eklemleniyor,” şeklindeki sözlerine yanıt olarak, “Kesinlikle öyle bir şey yok. Mahkeme istediği bilirkişiyi atar. Hatta birden fazla heyet de görevlendirebilir. Kasti olarak hazırladığımız bir rapor yok. Bizi görüşmeye telefonla çağırdılar, gittik,” dedi.

“Ben soruşturma çerçevesinde önüme gelen belgeye bakarım. Hukukun gereği neyse onu yaparım.”

/euronews/

İlginizi Çekebilir

Almanya’da büyüme tahmini yüzde 0,3’e düşürüldü
Sait Zambak: 22 yaşında girdiği cezaevinden 52 yaşında çıktı

Öne Çıkanlar