🔴 ‘Kent uzlaşısı’ soruşturması kapsamında 10 kişi hakkında iddianame hazırlandı. 8 Mart haberi ve Mithat Sancar’ın konuştuğu kongrede yer almak ‘örgüt üyeliğine’ delil olarak gösterildi.
Gazete Duvar’dan Furkan Karabay’ın haberi:
‘Kent uzlaşısı’ soruşturması kapsamında düzenlenen operasyonla tutuklanan, Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür’ün de olduğu 10 kişi hakkında iddianame hazırlandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu’ndan Başsavcı Vekili Can Tuncay ve savcı Ahmet Şahin tarafından hazırlanan iddianamede, 10 kişinin “silahlı terör örgütü üyesi olmak” iddiasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
KESİNLEŞMİŞ KARARA RAĞMEN ‘HDK, TERÖR ÖRGÜTÜ YAPILANMASI’ İDDİASI
İddianameye, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK), PKK lideri Abdullah Öcalan’ın talimatıyla kurulduğu iddialarıyla başlandı.
HDK’nin terör örgütünün yapılanması olduğu DTK’nin devamı niteliği taşıdığı öne sürüldü.
HDK’nin yasa dışı bir örgüt olmadığına yönelik İzmir 20. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı olmasına ve bu kararın istinaf tarafından onanmasına rağmen savcılık, HDK’nin terör örgütü olduğu iddiasını savundu.
KENT UZLAŞISI İÇİN ‘TERÖR FAALİYETİ’ DENDİ: GEREKÇE AHMET ÖZER
İddianamede, seçim döneminde muhalefetin stratejilerinden biri olan ‘Kent Uzlaşısı’nın, PKK/KCK’nin örgüt faaliyeti olduğu öne sürüldü. Kent uzlaşısının örgüt faaliyeti olduğuna yönelik ise herhangi bir somut delil gösterilmedi.
İddianamede, kent uzlaşısının terör faaliyeti olduğuna yönelik gösterilen örneklerden biri tutuklu Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’di. Savcılık, henüz yargılaması yapılmayan Ahmet Özer’in, örgüt talimatıyla belediye başkanı seçildiğini iddia etti.
‘HAKİKAT AÇIĞA ÇIKARILMALI’ NOTUNDAN ‘ÖRGÜT ÜYELİĞİ’ ÇIKARILDI
Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel’in terör örgütü üyeliğinden cezalandırılması için 31 Ocak 2015 ile 31 Ocak 2025 tarihleri arasında adli kaydı olan 313 kişi ile görüşmesi gerekçe gösterildi.
Yüksel’in, dosya kapsamında tutuklanan 4 kişiyle iletişim halinde olması, HDP 1. Bölge İlçeler adlı WhatsApp grubunda bulunması da örgüt üyeliğine ‘delil’ sayıldı.
Yüksel’in evinde, “Şüphe yoktur. 6-8 Ekim olaylarının toplumsal açıdan yarattığı derin yaraları sarmanın yolu bu olaylar ile ilgili hakikatin açığa çıkarılması” notunun bulunması ‘örgüt üyeliği’ olarak yorumlandı.
Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür de Yüksel ile benzer bir şekilde adli kaydı olan kişilerle görüşmesi suçlamaya delil gösterildi.
8 MART HABERİNDE ADI GEÇTİĞİ İÇİN 15 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ
Üsküdar Belediye Meclis Üyesi Bülent Kayğun’un, son 10 yıllık süreçte cezaevinde olan bir kişiyle görüşme kaydı bulunması, ‘Üsküdar Basın’ isimli WhatsApp grubunda olması örgüt üyeliği olarak gösterildi.
Sancaktepe Belediye Meclis Üyesi Elif Gül’ün ‘Kongre Grubu’ adlı WhatsApp grubunda bulunması, aranması olan şahıslarla iletişim kurduğu gerekçesiyle ‘örgüt üyesi’ olduğu ‘kanaatine’ varıldı.
Fatih Belediye Meclis Üyesi Güzin Alpaslan için gösterilen ‘delil’ ise ‘8 Mart eylemleri: Kadınlar erkek-devlet şiddetine boyun eğmeyecek’ başlıklı haberde yer almasıydı.
Tuzla Belediye Meclis Üyesi Hasan Özdemir’in, “Tuzla DEM Parti İlçe Yönetim Grubu’ isimli WhatsApp grubunda bulunması ‘örgüt üyeliği’ olarak sayıldı.
MİTHAT SANCAR’IN KONUŞMA YAPTIĞI KONGREDE BULUNMAK ‘ÖRGÜT ÜYELİĞİ’
Beyoğlu Belediye Meclis Üyesi Turabi Şen için ise gösterilen ‘delil’, cezaevinde olan ve aranması bulunan şahıslarla son 10 yıl içerisinde görüşme kaydının olmasıydı.
Şişli Belediye Meclis Üyesi Sinan Gökçe’nin de aranması olan kişilerle görüşmesi, eski HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ın konuşma yaptığı yasal kongreye katılması ‘örgüt üyeliğine’ delil olarak gösterildi.
Adalar Belediye Meclis Üyesi Nesimi Ay’ın ‘Demokratik Modernite’ dergisini hazırlayan kişilerden olması, Beyoğlu Belediye Başkanı Danışmanı İkbal Polat’ın da aranması olan kişilerle görüşme kayıtlarının bulunması gerekçe gösterilerek örgüt üyeliğinden cezalandırılmaları talep edildi.
HDK ‘TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİL’ KARARI VERİLMİŞTİ
HDK’nin yasa dışı bir örgüt olmadığına yönelik İzmir 20. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı olmasına ve bu kararın istinaf tarafından onanmasına rağmen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı birçok soruşturmada, HDK’nin DTK’nin devamı olduğunu ve ‘terör örgütü’ olduğu tespitini yapıyor.
Öte yandan DTK, suçlamalara konu olan tarihlerde TBMM tarafından tanınan bir oluşumdu. Dönemin TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 2012’de DTK’yi TBMM Başkanlığı Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na davet etmişti. Çiçek, 19 Ocak 2012 tarihli yazıda, yeni Anayasa çalışmaları konusunda DTK’nin görüş ve taleplerine başvurmuştu ve DTK’nin temsilcilerini dinlemek istediklerini belirtmişti.
DTK de TBMM’nin talebi üzerine yeni Anayasa’ya ilişkin talep ve önerilerini hazırlamıştı. DTK, cinsiyet özgürlükçü, etnik kimlikler arasında ayrımcılığı esas almayan, düşünce-ifade-örgütlenme özgürlüğünün önündeki engelleri kaldıran bir Anayasa hazırlanması talebinde bulunmuştu.