Perihan Koca: Anlaşma Suriye Demokratik Cumhuriyetinin kurulabilmesi için bir imkan

GündemPolitika

DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca,  SDG Komutanı Mazlum Abdi ile HTŞ lideri Ahmed Şara arasında dün imzalanan anlaşmayla ilgili bir açıklama yaptı.

”Suriye’de halklar ve inançlara yönelik kanın durması, yeni bir evrenin başlaması için  8 Maddelik anlaşma Suriyenin geleceği konusunda tayin edici.” diyen Koca X hesabından şunları söyledi:

” Savaş ve barış diyalektiği aynı anda ve çok yönlü olarak işliyor. İlham Ahmed’in “Güçlerimiz ile Suriye Geçiş Yönetimi arasında varılan anlaşma, halkımızın kıyıda tanık olduğu acı olaylar bağlamında gerçekleşmiş olup, bu acıları durdurmayı amaçlayan bir adımdır“ açıklaması YPG ve HTŞ arasındaki 8 maddelik anlaşmanın politik muhtevasını anlatıyor.

Yönetme kabiliyeti olmayan çetecilikle kaosu beceriksizce ayağına dolayan ve binlerce insanın canına mal olan vahşetin yankıları ardına HTŞ o masaya tıpış tıpış oturmak zorunda kaldı. Suriye’de halklar ve inançlara yönelik kanın durması, yeni bir evrenin başlaması için YPG ve HTŞ’nin 8 Maddelik anlaşması Suriyenin geleceği konusunda tayin edici.

Suriye’de cihatçı selefi çeteciliğin yerle bir olup, Suriye Demokratik Cumhuriyetinin kurulabilmesi için bir imkan. Kıyıda yaşanan katliamın durması, Suriye halklarının kendi geleceğinde söz karar yetki sahibi olması demokratik bir cumhuriyet hedefine tüm halklar ve inançların ortak mücadele ve katılımıyla yürümesi açısından bir zemin.

Erkenci ve kestirmeci yorumlara kapılmayalım. Kürt halkının Suriye’deki tüm halkları gören ve onların varoluşlarını garanti altına almayı amaçlayan paradigmalarından bir geri adım atmadığını, endişe ve kaygıların yersiz olduğu gerçeği pratik süreçlerle kendini gösterecektir. “Demokratik toplum” temelli Rojava modeli ve Rojava anayasası Ortadoğu’da kritik bir demokrasi deneyimi olarak ortada.

SDG’de odaklanan bu çıkış, Ezidi katliamına karşı Şengal çıkışı gibi dünya çapında yeni bir toplumsal meşruiyet üretecek olan ve de sonuçları itibariyle Türkiye’yi doğrudan ilgilendiren bir diyalektik süreci bağrında taşıyor. 27 Şubat çağrısının ardından çağrı Suriye’yi kapsıyor mu kapsamıyor mu düz mantık hamasi tartışmaları da boşa düşüren, yeni bir süreci başlatıcı bir mana taşıyor…”

İlginizi Çekebilir

Neçirvan Barzani: 11 Mart Anlaşması haklarımızın inkar edilemeyeceğinin kanıtıdır
Kastamonu: İmamoğlu’na konuşma yapması için salon verilmedi

Öne Çıkanlar