Erdoğan, grup toplantısı sonrası gazetecilerin, “DEM heyeti ile görüşür müsünüz” sorusuna, “Randevu istenirse veririm” diyerek yanıt verdi.
“Gerek bölgemizde gerek dünyanın farklı köşelerinde gerilimlerin, kardeş kavgalarının yaşandığı zorlu süreçten geçiyoruz. Sudanlı kardeşlerimiz istikrarsızlıkla boğuşuyor. Gazze’deki ateşkes Siyonist rejimin tüm şımarıklıklarına rağmen güçlükle de olsa devam ediyor. 8 Aralık devrimiyle zulmün son bulduğu Suriye’de mezhep temelli yeni bir fitne ateşi yakılmak isteniyor. Umudumuzu diri tutuyor kararlılığımızı en güçlü şekilde muhafaza ediyoruz.”
Suriye’de Alevi katliamı
“Yıllarca bizi Türk-Kürt, laik-antilaik, ilerici-gerici, Alevi-Sünni diye ayrıştıranlar son günlerde başka senaryolar peşinde koşuyor. Suriye’deki Esad artıkları öne sürülerek son derece kirli bir oyun oynanıyor. Tahrik siyasetiyle, nefret söylemleriyle Türkiye’de yeni bir kaos alanı oluşturulmak isteniyor. Suriye’deki eski rejim artığı terör örgütü öne sürülerek kardelişliğimize sinsi ve kirli bir pusu kuruluyor. Alçakça bir suikat düzenleniyor. Tahrik siyasetiyle çarpıtma, provaktif açıklama ile yeni kaos alanı oluşturulmak isteniyor. Milletimize bu kötülüğü ülkenin ana muhalefet partisi yürütüyor. Biz ramazanın gönülleri yumuşatan saygımız gereği günlük siyaset tartışmalara girmiyoruz girmeyeceğiz. Sataşmalara kulak asmıyoruz. İtham ve iftiralara mecbur kamadıkça cevap vermiyoruz. Bunu da korktuğumuz, çekindiğimiz, ürktüğümüz için değil içinden geçtiğimiz mübarek günlerde milletimizin ağzımızın tadı kaçmasın diye yapıyoruz.”
CHP’ye eleştiri
“CHP Genel Başkanı Sayın Özel partisi içinde sıkıştıkça ne acıdır ki, dışarıda daha zehirli, daha sorumsuz, son derece çirkin bir dile sarılıyor. CHP biraz kendine çeki düzen vermek, özeleştiri vermek yerine pervasızlaşıyor, nobranlaşıyor. Ülkenin demokrasisi açısından tehklikeli sularda siyaset yapmaya yelteniyorlar. Grup kürsünden sarfettiği sözleri ertesi gün belediye başkanı tarafından yalanlanan birini muhatap almak bize zuldür. CHP’yi sorumlu siyaset yapmaya, Alevi canlarımız konusunda kullandıkları çirkin, ayrımcı ve zehirli dili terk etmeye çağırıyorum. Geçmişte çok acı bedeller ödetmiş, son derece sorumsuz tehlikeli bir dildir.”
‘Kardeşliğimize halel getiremeyeceksiniz’
“Kabine sonrası basın toplantımızda da ifade ettim, terörsüz Türkiye hedefi ile yürütülen çalışmada 40 yıllık sorunları çözerken yeni fay hatları oluşturmak emperyalizme uşaklık etmek. Kim bu millete kastederse karşısında bizi bulur, milletimizi bulur, 85 milyonu görür. Biz bu tezgahı 22 yılda defalarca gördük. Bu senaryoyu Çorum’da, Maraş’ta, Gazi Mahallesi’nde gördük. Aynı senaryo peşinde koşanlara sesleniyorum; Artık başaramayacaksınız. Kardeşliğimize halel getiremeyeceksiniz. Ülkemizin iç dinamiklerini kaşıyarak bu milleti tekrar kendi iç gündemine hapsedemeyeceksiniz. Bu sefer Türkiye’yi küresel yarışın dışına atamayacaksınız.”
‘Aile bizim her şeyimizdir’
“Ailenin olmadığı bir toplumun geleceğine umutla bakması da mümkün değildir. Aile insanın ilk okuludur. İnsan, hoşgörüyü, sevgiyi ailede öğrenir. Dürüstlüğü, vatanseverliği ailede öğrenir. Farklılıklara müsamaha göstermeyi, sabrı, hamiyetperverliği, harama el uzatmamayı ailede öğrenir. Aile ülkeyi de ayakta tutan en önemli sütundur. Allah korusun aile hasar görürse sırasıyla birey toplum ülke ve insanlık bozulur. Aileyi geri plana atan hiçbir girişimin başarı şansı yoktur. Aile bizim her şeyimizdir.”
“Hatalı politikalar sebebi ile sürüklendikleri dar boğazdan çıkamıyorlar. Yuva kavramının evdeki oda sayısı ile ilişkili hale getirilmesi doğru değil. Yuva demek şu kadar metrekare ev demek değildir. İçinde güzel vakit geçirilen, çatısı altında güzel zaman geçirilen mekan demektir. Okul aile yerine geçen değil, ailede verilen ahlakın değerlerin tamamlayıcısı olan kurumdur.”
‘Türkiye’yi ‘barış diplomasisinin’ merkez üslerinden biri haline getiriyoruz’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi, bölgesinin istikrar kaynağı olmanın da ötesine geçirerek, ‘barış diplomasisinin’ merkez üslerinden biri haline getiriyoruz.” dedi.
Erdoğan, “Türkiye, sadece iyilik sancağını değil; barışın, güven ve huzur veren iklimini başta mazlum coğrafyalar olmak üzere dünyanın dört bir yanına ulaştırıyor.” diye kaydetti.
DEM Heyeti ile görüşme
Erdoğan, AK Parti grup toplantısı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. İmralı heyeti ile isterlerse görüşebileceği mesajı veren Erdoğan “İstendiği taktirde randevu veririm” dedi. Erdoğan bir gazetecinin “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Selahattin Demirtaş ile yaptığı görüşmeyi hatırlatarak “Demirtaş daha önce de sürece katkı vermek isterim dedi. Sürece Demirtaş’ın dahil olması söz konusu olur mu?” sorusunu ise yanıtsız bıraktı. Bir gazetecinin “Emekli ikramiyeleri daha fazla artar mı” sorusuna ise Erdoğan’ın tepki göstererek “Beni dolduruşa mı getiriyorsun. 3 bin liradan 4 bin liraya çıktı daha ne olacak?” diye yanıt vermesi dikkat çekti.
/ilketv/