Altan Tan ile Mehmet Metiner 2001 yılında Değişim dönüşümden yana olan tüm güçleri birleştirmek için kurduğumuz DEMOKRASİ hareketi sürecinde Kürt demokratik hareketine dahil oldular.
Öncesi yoktur. Kürtlerle ilişkileri bu tarihten itibaren başladı.
Her ikisi o güne kadar Refah ve Fazilet partilerinde çalışmış danışmanlık görevlerinde bulunmuşlardır.
Kürt legal hareketi kültürüne yabancı, alt yapıları olmayan bu kişilik(siz)lerin Kürtleri dinle uyuşturma görevi olan siyasal İslamcı partilerden gelmeleri bize birşey anlatmalıydı aslında.
Birşey daha anlatmalı; HDP yeni gelenleri, görevlere talip olanları incelemeden, birkaç güzel söze bakarak kabul etmemelidir.
HDP, belediye başkanı, vekil ve yönetim adaylarını ince eleyip sık dokumalıdır. HDP’ den seçiliyor ,başka partilere geçiyor. Bu nasıl aday tespiti Allah aşkına?
Gelelim Altan Tan olayına.
Bu adam müteahhit, gırtlağına kadar bu sisteme mahkum..!
Son açıklamalarını okuyunca hiç de hayret etmedim. Metiner kardeşinin yolunda hızla ilerliyor diye düşündüm.
İster devletin resmi görevlisi olsun ister bir yerlere kendini kabul ettirmek için yapsın açıklamaları ağababalarına hizmet faaliyetidir.
Subjektif durumunu bilemeyiz ama objektif olarak HDP’nin tasfiye edilmesine veya en azından fiziki saldırılara maruz kalmasına, zayıflatılmasına zemin hazırlamıştır.
Açıklamalarının yarayacağı iş, sonuçları açısından açısından böyledir.
HDP’nin kapatılması için gerekçe hazırlayanlara; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yardımcı olmuştur.
HDP’lilere fiziki, psikolojik olarak saldırmak isteyenlerin işini kolaylaştırmıştır.
İkinci Metiner olayı yaşanıyor…
Ama ne Metiner abisi ne de Altan’ın gidişleri HDP’yi zayıflatmayacaktır. Tam tersine çürükler ayıklanınca HDP daha da büyüyecektir.
Yasal HDP hareketi milyonların hareketidir. Büyük bir harekettir.Büyüklüğü tarihsel,siyasal, kültürel köklerinde saklıdır.
Büyüklük ölçüsü ödenen bedellerdir.
