Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Van’a yaptığı ziyaretin öncesinde aralarında Cumhuriyet, Maraş, İskele ve Milli Egemenlik gibi ana caddelerin de bulunduğu 13 caddeye araç park yasağının uygulanmasının yanı sıra; sokakları dolduran zırhlı araçlar, sıklaştırılan GBT kontrolleri, yaklaşık 50 eve yapılan ‘Hakkınızda ihbar var’ baskınları ve şehrin semalarında eksik olmayan polis helikopterlerinin gürültüsü nedeniyle Vanlılar oldukça gergin bir hafta geçirdi.
Erdoğan’ın ziyareti öncesi alınan güvenlik önlemlerinin yanı sıra AKP İl Örgütü ve Valilik ise katılımın yüksek olması için adeta seferberlik ilan etti. Neredeyse bütün kamu personelinin katılmak zorunda bırakıldığı il kongresi demir ve sac yığınıyla örtülmüş Van Şehir Stadyumunda yapıldı.
HDP Van Milletvekili Murat Sarısaç sosyal medya hesabından çevre illerden de mitinge katılımı arttırmak için otobüslerle insanların taşındığını duyurdu. Konuya ilişkin benim aldığım duyumlarda bu yönde.
Kongrede Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı karşılamak için hazırlanan Kürtçe pankartta yazım hataları nedeniyle sosyal medyada Vanlılar için alay konusu oldu.
Peki, bu kadar gürültü ve patavaya rağmen AKP İl Örgütü istediği kalabalığı şehir stadyumuna getirebildi mi?
Buna cevabım hayır olacak? Tüm çabalara rağmen katılımın az olmasından mütevellit konuşmayı canlı yayınlayan A Haber ve TRT Haber kameraları izleyicilerin olduğu alana hiç çevirmedi.
Diğer kongrelerde ya da açık hava toplantılarında kamerayı tepeden kitlenin üzerinden dolaştıran TRT ve A Haber kongrede bunu yapmak yerine sadece Erdoğan’ın görüntüsünü yayınlamayı tercih etti.
Van’da geçmişte yapılan diğer açık hava toplantılarına göre katılımın az olduğu net bir biçimde görülürken, diğer açık hava toplantılarına rağmen coşkunun olmaması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının tek bir anının bile alkışlarla kesilmemesi dikkat konulardan biri oldu.
Ben ayrıca Erdoğan’ın son yıllarda bu kadar kısa konuşma yaptığı başka bir zaman dilimi hatırlamıyorum. Konuşmasının bu kadar kısa sürmesi de katılımın az olmasına yönelik gösterdiği bir reaksiyon olabilir.
Gelelim Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasına:
Cumhurbaşkanı Erdoğan Vanlıların mutlu edecek tek bir vaatte bulunmadı. Daha çok 18 yıldır yaptıklarını anlattığı konuşmasında işsizlik, çevre yolu, stadyum, hastane, ulaşım, kent meydanı, esnafın biriken vergi borçları gibi Vanlıların çözümünü ısrarla istediği konulara hiç girmedi.
Oldukça kısır bir konuşma oldu ve adeta dağ fare doğurdu.
Suya tirit konuşmasında Erdoğan adeta havanda su dövdü. Zaten Erdoğan’ın gelişinden önce sokakta ve çevrede Erdoğan’ın gelişine dair en ufak bir heyecan oluşmadı.
Erdoğan’ın Van’da yapacağı konuşmaya dair Van kamuoyunun beklentisi yoktu ve zaten Erdoğan’ın aşağı yukarı neleri söyleyeceği konusunda herkes hemfikirdi.
Hele Kürt sorunu konusunda Vanlılar AKP’den umudunu keseli yıllar olduğundan bu konuya girmeyeceğim bile.
Velhasıl gelişi yoğun güvenlik önlemleri nedeniyle gürültülü oldu ama gidişi de bir o kadar sessiz oldu.
Van’dan bir Cumhurbaşkanı daha geçti ama sıfıra sıfır elde var sıfır geçişi oldu.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın Van çıkarması Kürtlerin AKP’den umudunun ve beklentilerinin kalmadığını gösterilmesi bakımından öğretici oldu…