1999 yılında 20 bin kişinin hayatını kaybettiği Marmara depreminden sonra, ‘7.4 yetmedi mi’ pankartları açarak 28 Şubat post-modern darbesine gönderme yaptılar.
O yazıda Mİ’nin ayrı yazılması gerektiğini bilmeyen bu insanlar bir şekilde iktidara geldiler…
Artık iktidarda ‘İslamcı’ bir parti vardı ve onlara göre doğal afetler yaşanmayacaktı.
Ama öyle olmadı…
AKP’nin iktidara gelmesinden 6 ay sonra, 1 Mayıs 2003’te Bingöl’de meydana gelen depremde 176 kişi,
25 Mart 2004’te Erzurum Aşkale depreminde 9 kişi,
2 Temmuz 2004’te Doğubayazıt depreminde 17 kişi,
8 Mart 2010’ta Elazığ Karakoçan depreminde 42,
19 Mayıs 2011’de Simav depreminde 3,
23 Ekim ve 9 Kasım 2011 Van depreminde 684 kişi hayatını kaybetti.
1903 ile 2003 arasında 100 yılda 80 büyük deprem olurken, ‘Siyasal İslamcı’ AKP’nin 18 yılında 35 adet büyük deprem olmuş…
Van depreminden sonra Van’ın bir camisinde imam, ‘Depremin sebebi zina ve fuhuştur’ demişti.
İmam’ın camide vaizinde söylediği ‘Zina’ en çok Avrupa’da yapılır, cezası yoktur ve Avrupa coğrafyası neredeyse deprem olmayan bir coğrafyadır.
Avrupa’da deprem en son 1908 yılında olmuş.
İran’da ‘Zina’ yaptığı iddiasıyla her gün onlarca insan vince asılıyor ama İran en çok deprem olan ilk beş ülke içinde yer alıyor.
2005 yılında İslamcı hükümetin yönettiği Pakistan’da 73 bin kişi öldü.
Bakın Elazığ ile Malatya kent merkezleri; ne solcuydu, ne HDP’liydi… Bildiğimiz muhafazakar ve milliyetçi bir kent olmasına rağmen yine de deprem oldu ve 40’ın üzerinde insanımızı kaybettik.
Şimdi bu kafaya göre Elazığ’da zina arttığı için mi deprem oldu?
Demem o ki; işte bu gün, bu ülkeyi 20 yıl önce elinde ‘7.4 yetmedi mi’ pankartını taşıyan zihniyet yönetiyor, ülkenin kaderini onlar belirliyor.
Bu fotoğrafa iyi bakınca, Türkiye’nin bugün neden bu halde olduğunu çok daha iyi anlıyorum.
Asıl ürkütücü olan da bu galiba…